Mantolamada yeniliğin öncüsü Baumit Türkiye, iklim değişikliği nedeniyle kaybolmaya yüz tutan yaşam seslerini geleceğe taşımak amacıyla hayata geçirdiği Fernweh | Kayıp Sesler Albümü projesini, Galata Rum Okulu’nda gerçekleştirdiği lansman ile duyurdu. Doğanın ve yaşamın giderek azalan seslerini bir plak kaydında toplayan albüm, hayatın akışında yer alan tınıları sanatsal ve kültürel bir miras olarak gelecek nesillere aktarmayı hedefliyor. Birçok paydaşın katkısıyla ortaya çıkan bu projeyle toplumun çevre bilincini artırmayı hedeflediklerini söyleyen Baumit Türkiye CEO'su Atalay Özdayı, “Dünyamızda yaşanan çevresel değişiklikler, biyolojik çeşitlilik kaybına kadar uzanan ciddi sonuçlarla ekosistemleri tehdit ediyor. Tam da bu noktada Baumit Türkiye olarak yapı sektöründe yenilikçi çözümler sunmakla kalmıyor, aynı zamanda doğaya ve gelecek nesillere katkı sağlayacak sosyal sorumluluk projeleri de geliştiriyoruz. Bu misyonla hayata geçirdiğimiz Fernweh | Kayıp Sesler projemiz; bir albüm olmanın ötesinde, doğayla olan bağımızı güçlendiren ve farkındalık yaratan bir çağrı niteliğinde” dedi.
Küresel ısınma ve iklim değişikliği, dünyamızla ve doğa ile olan bağımızı giderek zayıflatarak hem görsel hem de işitsel açıdan olumsuz etkiler yaratmaktadır. Bu çıkış noktasından hareketle yaşamın seslerini odağına alan Baumit Türkiye, sürdürülebilirlik adımlarına bir yenisini daha ekledi. Doğanın ve yaşamın kaybolmaya yüz tutan seslerini geleceğe taşımak amacıyla yola çıkan şirket, iklim değişikliği nedeniyle her geçen gün azalan bu sesleri Fernweh | Kayıp Sesler Albümü ile bir plak kaydında topladı. Baumit Türkiye’nin ev sahipliğinde Galata Rum Okulu’nda gerçekleştirilen proje lansmanında, Baumit Türkiye CEO’su Atalay Özdayı, Proje Koordinatörü Cem Sorguç ve Proje Bestecisi Eray Düzgünsoy, Fernweh | Kayıp Sesler albümünün hikayesini ve yaratım sürecini detaylarıyla anlattı.
Etkinliğin açılış konuşmasında, yapı sektörüne yenilikçi çözümler sunmanın yanında gelecek nesillere katkı sağlayacak sosyal sorumluluk projelerine de büyük önem verdiklerini vurgulayan Baumit Türkiye CEO’su Atalay Özdayı, şunları söyledi: “Türkiye’deki toplam enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 31’i ve sera gazı emisyonlarının yüzde 30’u bina sektöründen kaynaklanıyor. Bunun en önemli nedeni, binalarda yeterli ısı yalıtımının olmaması sonucu ısıtma ve soğutma sırasında adeta enerjiyi havaya savuruyor olmamız. Bu durum, zaten kısıtlı olan enerji kaynaklarımızın verimsiz kullanılmasının yanı sıra iklim değişikliğinin hızlanmasına da neden oluyor. Tam da bu noktada Baumit Türkiye olarak enerji verimli ve sıfır enerjili binaların önemini her fırsatta vurguluyoruz. Sürdürülebilir bir gelecek için attığımız adımları yalnızca ürünlerimizle değil, aynı zamanda toplumsal sorumluluk projelerimizle de destekliyoruz. Bu kapsamda sürdürülebilirlik yolculuğumuzda yeni bir sayfa olan Fernweh | Kayıp Sesler Albümü ile doğanın ve yaşamın bize sunduğu ancak küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle giderek kaybolan sesleri yeniden hatırlatmayı hedefliyoruz. Bu proje, yuvamızı koruma içgüdüsü ile ortaya çıkan, doğanın ve yaşamın seslerini geleceğe aktarma misyonumuzun bir yansıması. Fernweh | Kayıp Sesler Albümü, bu sesleri bir plak kaydında toplayarak, doğanın bize sunduğu güzellikleri yeniden keşfetmemizi ve bu sesleri gelecek nesillere miras bırakmamızı sağlayacak. Bir müzik albümü olmanın çok ötesinde bir farkındalık hareketi olan bu projeyle toplumda çevre bilincini artırmayı ve sürdürülebilir bir gelecek için herkesi harekete geçirmeyi amaçlıyoruz.” “Kayıp Sesler Albümü, yok olma tehlikesi yaşayan seslerin bir arşivi niteliğinde”
Fernweh | Kayıp Sesler Albümü’nün doğayla, kainatla, canlılarla olan bağımızı ve mecburiyetimizi başka bir açıdan algılamak için ortaya konulmuş adımlardan biri olduğunun altını çizen Cem Sorguç da “Bugün içinde yaşadığımız dünyayı geleceğe olduğu gibi saklamak elbette mümkün değil fakat devamını sağlamak mümkün ve buna mecburuz” dedi.
Birçok paydaşın katkılarıyla hayata geçirilen çalışmayla hem bugünün hem de geleceğin seslerini korumayı amaçladıklarını ifade eden Eray Düzgünsoy ise “Bu proje belki bir süre sonra kaybolacağını varsaydığımız sesler için oluşturulan bir almanak ve bir duyu arşivi niteliği taşıyor” şeklinde konuştu.

“Yaşamın kaybolan seslerini geleceğe aktarmayı hedefliyoruz”

“Kayıp Sesler Albümü, yok olma tehlikesi yaşayan seslerin bir arşivi niteliğinde” 
Fernweh | Kayıp Sesler Albümü’nün doğayla, kainatla, canlılarla olan bağımızı ve mecburiyetimizi başka bir açıdan algılamak için ortaya konulmuş adımlardan biri olduğunun altını çizen Cem Sorguç da “Bugün içinde yaşadığımız dünyayı geleceğe olduğu gibi saklamak elbette mümkün değil fakat devamını sağlamak mümkün ve buna mecburuz” dedi.