[caption id="attachment_4025" align="aligncenter" width="850"]
Demir İnşaat Büyükçekmece Basketbol Takımı Onursal Başkanı ve Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Demir:
2015 yılının son çeyreğinde özellikle inşaat sektörü açısından baktığımızda 2016 yılının çok iyi geçeceğini ön görmüştük. 2016 yılında Türkiye’nin seçim ve istikrar yılı oldu. Seçimle gelen istikrarla birlikte sektör yine parlak günlerine geri döndü. Ancak ne yazık ki 15 Temmuz’da hiç yaşamak istemediğimiz, hayal edemediğimiz kalleşçe bir kalkışmaya tanık olduk.
Eğer hainler emellerine ulaşmış olsalardı, bugün ülkemizin adı üçüncü sınıf dünya ülkeleriyle birlikte anılırdı. Şükürler olsun ki, bu hainler planladıkları kalkışmada başarılı olamadılar. Emellerine ulaşamadılar. Çünkü karşılarında ülkesini seven, milyonlar vardı.
2016 yılı kalkışma yılı, seçim yılı olarak tarihte yerini aldı. 2016 yılına global pencereden baktığımızda da Amerika, Rusya, Suriye gibi ülkelerle çekişmelere sahne oldu. Öte yandan sınır ötesi operasyonlarla kritik bölgeler birliğimizi ve dirliğimizi tehdit eden unsurlardan da temizlenmiş oldu.
2017 yılında Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım’ın da söylediği gibi, ilk seçimlerin 2019 yılında yapılması ön görülüyor. Diğer taraftan komşu ülkemiz Suriye’de atılacak barış adımları, yine 2017 ve 2018 yıllarında Türkiye’nin önünü açacak en önemli unsur olacaktır. 2017 yılından oldukça umutluyum. 2017 yılı Türkiye’nin yılı olacak. Öte yandan yabancı vatandaşların ülkemizden mülk edinmelerine olanak sağlayan mütekabiliyet yasası, 20015-2016 yıllarında Türkiye’deki yabancı yatırımları olumlu yönde etkilemişti. Ben 2017 – 2018 ve özellikle 2019 yıllarında yabancıların hem mülk edinmesi, hem de ülkemizde sanayi ve istihdama yönelik yatırımlarının artacağını ön görüyorum. Hükümetimizin Türkiye’nin geleceğine dair hayata geçirdiği ve geçireceği, Avrasya Tüneli, 3. Havalimanı, 3. Çevreyolu, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osman Gazi Köprüsü gibi dev yatırımlar Avrupa’daki hemen hemen tüm ülkelerin radarına girmiş durumda. Türkiye’ye yapılan yabancı ülkelerin yatırımları 2017, 2018 ve 2019 yıllarında sadece Ortadoğu ve Arap Yarımadası ile sınırlı kalmayacaktır. Avrupa ülkeleri de yatırımlarını büyüme trendinde olan Türkiye’ye yönelteceklerdir.
Dolayısıyla 2017 yılı Türkiye ekonomisi ve global pazardaki payımız olarak son derece verimli geçeceğini düşünüyorum. Özellikle 2017 yılının ilk çeyreğinde iş adamlarının erteledikleri yatırımlarını ve büyüme planlarını hayata geçireceklerdir. Türkiye’nin 2023 hedeflerine Demir İnşaat olarak biz de katkıda bulunmak istiyoruz. Bu kapsamda 2017 yılında İstanbul Yakuplu, İzmir, Antalya, Yalova’da projeler geliştirmeyi hedefliyoruz. Yine 2023 hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizin şanlı bayrağını ilk etapta Almanya’daki projemizi hayata geçirecek dalgalandıracağız.
Diğer taraftan Ukrayna’da yapımına devam ettiğimiz ve planladığımız projelerle ülkemizi temsil etmenin haklı gururunu yaşıyoruz.
Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı olarak, Allah’ın izniyle gelen günlerimizin geride bıraktığımız günlerden daha verimli daha parlak olacağına inancım tamdır.[/caption]
[caption id="attachment_3986" align="aligncenter" width="611"]
İhlas Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Celep
Türkiye’nin istikrarlı büyümesine, bölgede örnek olmasına ve Mazlum milletlerin ve toplulukların umudu olmasına set çekmek isteyen sömürgeci güçler tarih boyunca hep olmuştur. Son 5 yılda ise bu yıkıcı faaliyetler daha sık ve pervasızca cereyan ettiğine hep beraber şahitlik etmekteyiz. Aziz milletimiz, bugüne dek tüm bu badirelere göğüs gerdiği gibi, 15 Temmuz gecesi ve sonrası dünya tarihinde benzerine rastlanamayacak bir kahramanlık destanı yazmıştır. Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile vatana, bayrağa, demokrasimize, seçilmiş hükümetimize ve istiklalimize sahip çıkan bu kahraman millet, şimdi ekonomik bir kurtuluş savaşı vermektedir.
2016 yılı gerek ülke ekonomimiz, gerekse inşaat sektörü açısından potansiyeli oldukça yüksek bir yıl beklentisiyle başlamıştı. 2015 yılından çok sağlam veriler devralınmış ve umutla bakılan bir yıl olmuştu. Ta ki 15 Temmuz’a kadar... Gerçekleştirilen bu hain darbe girişiminin yalnızca siyasi istikrarımıza değil, aynı zamanda ekonomik büyüme ve kalkınma hedeflerimize de kastettiği görülmektedir.
Milletimizin vatan ve özgürlük sevdasına tanıklık ettiğimiz bu dönemi, başta Cumhurbaşkanımızın dik duruşu, hükümetimizin kararlılığı, kurumlarımızın almış olduğu önlemler ve iş dünyasının da desteğiyle çok kısa sürede bertaraf ettik. İnşaat sektörü tarafındaysa Emlak Konut, GYODER ve özel sektörün girişimleriyle gerçekleştirilen kampanyalar son derece etkili oldu. İhlas Yapı olarak, Bizim Evler markalı projelerimizde de gerçekleştirdiğimiz kampanyalarda gördük ki; milletimizin ülke dinamiklerine güveni tam. Bu kampanyalar dahilinde yılın ikinci yarısında yapılan satışlar ile bir toparlanma dönemini sektör olarak hep birlikte yaşadık.
Zor günler yaşadığımız bir yılı yine büyümemizi sürdürerek kapatıyoruz. İnanıyoruz ki; başka hiçbir ülke böylesine hain bir saldırının ardından bu kadar kısa sürede toparlanamaz ve ekonomik istikrarını sağlayamaz. Bu anlamda başta, Cumhurbaşkanımızın, aziz milletimizin, hükümetimizin, fedakarlık gösteren tüm iş adamlarımızın ve kurum ve kuruluşlarımızın inançlı ve kararlı tavırları takdire şayandır.
İhlas Yapı olarak bizler de bu güven doğrultusunda 2017 yılında yatırımlarımıza daha da ağırlık vererek sektördeki faaliyetlerimizi artıracağız. Yatırımcılarımıza bugün olduğu gibi yarın da güven inşa etmeye devam edeceğiz. Yılın son ayında başlattığımız Türkiye Bizim Türk Lirası Bizim kampanyamızın gördüğü büyük ilgi bizleri gelecek için daha da umutlandırmıştır. Yarınlar bizim ve büyük Türkiye hayaline inananların olacaktır.[/caption]
[caption id="attachment_3984" align="aligncenter" width="686"]
Maksem Grup Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Aydoğan
Ekonomimizin büyümesini tetikleyen lokomotif sektörlerin en başında inşaat ve konut sektörü yer alıyor. Nitekim ülkemizde 2016 yılı içerisinde yaşadığımız hain darbe girişimine rağmen, inşaat sektöründe başlatılan kampanyaların da desteğiyle ekonomimiz oldukça kuvvetli kalmayı başardı.
2016 yılı içerisinde gerçekleşen darbe girişimi sonrası hayatın kısa zamanda olağan akışına dönmesi, ekonomi yönetiminde alınan önlemler ve en önemlisi milletimizin birliğiyle Türkiye piyasalarında kısa zamanda normalleşme yaşandı. Ülke olarak maruz kaldığımız bu saldırıdan dolayı büyük üzüntü duyduk ancak ülkenin birlik ve beraberliğinden hiçbir endişemiz olmadı. Biz Türk ekonomisinden hiçbir zaman tereddüt etmedik.
Ülke olarak hem yabancı, hem de yerli sermayenin yatırımlarda frene bastığı, belirsizliklerin yüksek olduğu bir dönemden geçtik.
Ülkenin rekabet gücünü ve büyüme potansiyelini iyileştirmek, ekonomideki ivme kaybını telafi etmek üzere gayrimenkul sektöründe atılacak tüm adımları ülkemizin geleceğine yatırım olarak gördük. Bu sebeple Emlak Konut’un, ekonomik büyümeye destek olmak ve gayrimenkul sektörüne hız kazandırmak amacıyla başlattığı kampanyada biz de Bulvar İstanbul projemizle yer aldık. Konut sektöründe satışların az olduğu Ağustos ayında, başlatılan bu kampanya sayesinde satış rekorları kırıldı. Yılı tamamlarken devletin de desteğiyle birçok özel sektör gerçekleştirmeyi planladığı yılsonu hedeflerine ulaşmış oldu. Olası tüm darbeleri; devletimizin aldığı her türlü önlem, iş dünyasının desteği ve milletimizin birliğiyle bertaraf ettik.
Büyük bir azim ve inançla geçirdiğimiz bu zor sürecin ardından, 2017 yılının ilk yarısının ülke ekonomimizin toparlanma ve kaybettiği ivme kaybını telafi etme dönemi olacağı kanaatindeyim. Bu doğrultuda yapılacak tüm çalışmalarda, kampanyalarda her zaman olduğu gibi, Maksem Grup olarak yer alacağız. En zor koşullara, en hain saldırılara rağmen yıkılmayan ve daha da güçlenerek hedefleri doğrultusunda ilerleyen ülkemiz, 2017’nin ikinci yarısında geçmiş yıldan kalan kötü izleri tamamen silmiş olacaktır.
Biz, yurt içi ve yurt dışı müteahhitlik hizmetleri alanında, çağın ileri gereksinimlerini planlayarak beklentileri karşılayacak uluslararası kalite standartlarında çalışmalarımızı gelecek sene de sürdürmeye devam edeceğiz. 2016 yılında Türkiye’nin Finans Merkez’i Ataşehir’de konumlandırdığımız A+Live projemizi hayata geçirdik. Gelecek yılda ise İstanbul’un her geçen gün değer kazanan bölgesi Atakent’te yeni bir proje başlatacağız. Maksem Grup olarak inşaat ve gayrimenkul sektörünün yanı sıra turizm alanında da 2017 yılında yatırımlarımız devam edecek.[/caption]
[caption id="attachment_1877" align="aligncenter" width="580"]
Artaş İnşaat ve Avrupa Konutları Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya
2016 yılının gerek ülke ekonomimiz, gerekse inşaat sektörü açısından ciddi anlamda verimli ve önemli bir yıl olacağı kanaatindeydik. Ülkemizin dinamikleri ve tüm verileri de bu doğrultuda bir tablo çiziyordu.
Ancak; tarihte eşine rastlanamayacak hain bir darbe girişimiyle Türkiye’nin istikrarına set çekilmek, milletin iradesine de zincir vurulmak istendi. Bu alçak girişim dünya sahnesinde benzeri görülmemiş bir kahramanlıkla ve milletimizin birliğiyle bertaraf edildi.
Darbe girişimine karşı güçlü bir duruş sergileyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, cesur hamleleri ve kararlılığıyla bir kez daha milletimizin de desteğini arkasına aldı. Yaşadığımız bu darbe girişimin ardından içimizdeki hainlerden hızla arınmaya başladık. Bu anlamda Sayın Cumhurbaşkanımız “Yeni Türkiye”nin doğuşunun da mimarı olmuştur.
Her daim belirttiğimiz gibi ülkemizin istikrarına ve potansiyeline güvenimiz tam. Bu zor günlerde ülkemizin dirayeti bize bu güveni bir kez daha haklı çıkardı. Milletçe el ele vererek bu günlerin ağırlığını üzerimizden hızla atıyoruz. Kaldı ki; tüm sektörlerimizdeki faaliyetlerin aktifliği de bize bunu ispatlıyor. İnşaat sektörü açısından da bakacak olursak; başta devletimiz olmak üzere, Emlak Konut GYO ve GYODER’in girişimleriyle gerçekleştirilen kampanyalar son derece güçlü etkiler sağladı. Konut sektörü için satışların oldukça az olduğu Ağustos ayında satış rekorları kırıldı. Aynı etki, takip eden eylül, ekim, kasım aylarında da devam etti. Yılı tamamlarken devletimizin bir çok desteği ve girişimiyle de özel sektörün hedeflerini gerçekleştirmesi sağlandı. Artaş İnşaat olarak biz de yıl sonu itibariyle hedeflediğimiz seviyelere ulaşmış olacağız. Dün olduğu gibi bugün de Türkiye’ye güvenimiz tam. Bilhassa bugünlerde özel sektör temsilcilerinin daha da çok çalışması ve ülkemize yatırım yapması gerekiyor. Bu anlamda bizlerde üzerimize düşen görevi yerine getirerek, faaliyet gösterdiğimiz tüm sektörlerdeki yatırımlarımıza aralıksız devam ediyoruz.
Bu yıl içinde Avrupa Konutları Başakşehir, Avrupa Konutları Atakent 4 ve Avrupa Office Ataşehir projelerimize başladık. Her üç projemizde de çalışmalarımız hızla sürüyor. 2016 yılı içinde Avrupa Konutları Kale projemizi belirttiğimiz tarihten önce tamamlayarak teslim ettik. Avrupa Residence & Office Ataköy projemizin inşa çalışmalarında sona geldik ve teslime hazırlanıyoruz. Vadistanbul projesinin Bulvar etabının ofislerini tamamladık ve teslimlerine başladık. Projenin AVM, otel ve alışveriş caddesini de önümüzdeki 3 ay içinde tamamlayacağız. Vadistanbul’un Park etabının da inşaatı ve satışları devam ediyor. Yine ortak girişimlerle gerçekleştirdiğimiz Tema İstanbul projemiz de ise konut etabında satışlara devam ederken, diğer etaplardaki çalışmalarımız da hızla sürüyor. Tüm projelerimizde gerçekleşen satış rakamları da beklentilerimiz doğrultusunda ilerliyor.
2017 yılının ilk altı ayı ülke ekonomimizin istikrarlı çizgisini yakalayacağı ve devamında çok daha hareketli bir yıl olacaktır. İnanıyoruz ki; 2017 yılı Türkiye’nin içindeki hainlerden arınarak, hedefleri doğrultusunda güçlü adımlarla ilerleyeceği bir dönemin başlangıcı olacaktır. 2023 hedeflerimize yaklaşırken, inşaat sektörünün temsilcileri olarak bizlere de büyük görev düşüyor. Bizler bu bilinçle yatırımlarımıza daha da ağırlık vererek çalışmalarımıza devam edeceğiz.[/caption]
[caption id="attachment_3975" align="aligncenter" width="878"]
IRMAK GROUP VE VADİŞEHİR YÖNETİM KURULU BAŞKANI YÜKSEL AKGÜL
2016 yılında büyüme hedeflerimize emin adımlarla ilerlerken, düşmanlarımızın ne kadar fazla, vatan ve bayrak sevgimizin ne kadar yüce olduğunu gördük.
Bizler; “Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır” diyen aziz, şerefli bir milletiz. 2016 yılında ülkemizin istikrarlı büyümesini hazmedemeyen şer güçler, hain kalkışma ile egemenliğimize, birlik ve beraberliğimize, ekonomimize darbe vurmaya çalışmış, hainler milletimizin vatan ve bayrak sevdasını aşamamış ve mağlup olmuşlardır. Kenetlenerek güçlü bir milli irade ile 2016 yılını geride bırakırken, her şeye rağmen ülkemizin tüm dinamikleriyle 2017’yi güçlü bir şekilde karşıladığımızı söyleyebiliriz. İnşaat sektörü olarak her türlü engellemelere rağmen düzenlenen kampanyalarla ve vatandaşımızın güveniyle gayrimenkulde bir önceki yılın rakamları yakalanmıştır.
Uluslararası piyasalarda güvenli liman olarak nitelendirilen Türkiye bu unvanını koruma adına 2017 yılında toparlanma sürecini hızlandıracak, ikinci çeyrek itibarıyla da sektörel büyümesine devam edecektir. Bu bağlamda Türkiye’nin önünü hem ekonomik, hem de stratejik atılımlar anlamında açık görüyoruz.
Çevre ve Şehircilik Bakanımız Türkiye’de 7 milyon konutun dönüşeceğini ifade etti. Hayata geçirilen konut projeleri bu talebi karşılamaya hala yetmiyor. O nedenle Türkiye’de inşaat sektörünün hızlı bir tempoyla çalışmalarına devam etmesi gerekiyor. Ekonomideki büyümenin sürekliliği için her sektör çalışmalarına aralıksız devam etmelidir. Bizde inşaat sektöründe yeni yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Başakşehir’de hayata geçirdiğimiz Vadişehir projemiz tüm hızıyla sürerken yeni etap çalışmalarımızın yanı sıra Avrupa Yakasında farklı projelere imza atmaya hazırlanıyoruz.
Irmak Group olarak sektördeki faaliyetlerimizi her geçen yıl artırarak, ülke ekonomimize katma değer sağlamayı sürdüreceğiz. Bizim öncelikli amacımız ülke ekonomisinin başarılı bir çizgi yakalayarak istikrarını sürdürmesi yönündedir. Türkiye’nin potansiyeline ve gücüne inanıyoruz. Aktif şekilde faaliyet gösteren firmamız; inşaat, finans ve gıda alanındaki yatırımlarına 2017 yılında da ara vermeden devam edecek.[/caption]

2015 yılının son çeyreğinde özellikle inşaat sektörü açısından baktığımızda 2016 yılının çok iyi geçeceğini ön görmüştük. 2016 yılında Türkiye’nin seçim ve istikrar yılı oldu. Seçimle gelen istikrarla birlikte sektör yine parlak günlerine geri döndü. Ancak ne yazık ki 15 Temmuz’da hiç yaşamak istemediğimiz, hayal edemediğimiz kalleşçe bir kalkışmaya tanık olduk.
Eğer hainler emellerine ulaşmış olsalardı, bugün ülkemizin adı üçüncü sınıf dünya ülkeleriyle birlikte anılırdı. Şükürler olsun ki, bu hainler planladıkları kalkışmada başarılı olamadılar. Emellerine ulaşamadılar. Çünkü karşılarında ülkesini seven, milyonlar vardı.
2016 yılı kalkışma yılı, seçim yılı olarak tarihte yerini aldı. 2016 yılına global pencereden baktığımızda da Amerika, Rusya, Suriye gibi ülkelerle çekişmelere sahne oldu. Öte yandan sınır ötesi operasyonlarla kritik bölgeler birliğimizi ve dirliğimizi tehdit eden unsurlardan da temizlenmiş oldu.
2017 yılında Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım’ın da söylediği gibi, ilk seçimlerin 2019 yılında yapılması ön görülüyor. Diğer taraftan komşu ülkemiz Suriye’de atılacak barış adımları, yine 2017 ve 2018 yıllarında Türkiye’nin önünü açacak en önemli unsur olacaktır. 2017 yılından oldukça umutluyum. 2017 yılı Türkiye’nin yılı olacak. Öte yandan yabancı vatandaşların ülkemizden mülk edinmelerine olanak sağlayan mütekabiliyet yasası, 20015-2016 yıllarında Türkiye’deki yabancı yatırımları olumlu yönde etkilemişti. Ben 2017 – 2018 ve özellikle 2019 yıllarında yabancıların hem mülk edinmesi, hem de ülkemizde sanayi ve istihdama yönelik yatırımlarının artacağını ön görüyorum. Hükümetimizin Türkiye’nin geleceğine dair hayata geçirdiği ve geçireceği, Avrasya Tüneli, 3. Havalimanı, 3. Çevreyolu, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osman Gazi Köprüsü gibi dev yatırımlar Avrupa’daki hemen hemen tüm ülkelerin radarına girmiş durumda. Türkiye’ye yapılan yabancı ülkelerin yatırımları 2017, 2018 ve 2019 yıllarında sadece Ortadoğu ve Arap Yarımadası ile sınırlı kalmayacaktır. Avrupa ülkeleri de yatırımlarını büyüme trendinde olan Türkiye’ye yönelteceklerdir.
Dolayısıyla 2017 yılı Türkiye ekonomisi ve global pazardaki payımız olarak son derece verimli geçeceğini düşünüyorum. Özellikle 2017 yılının ilk çeyreğinde iş adamlarının erteledikleri yatırımlarını ve büyüme planlarını hayata geçireceklerdir. Türkiye’nin 2023 hedeflerine Demir İnşaat olarak biz de katkıda bulunmak istiyoruz. Bu kapsamda 2017 yılında İstanbul Yakuplu, İzmir, Antalya, Yalova’da projeler geliştirmeyi hedefliyoruz. Yine 2023 hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizin şanlı bayrağını ilk etapta Almanya’daki projemizi hayata geçirecek dalgalandıracağız.
Diğer taraftan Ukrayna’da yapımına devam ettiğimiz ve planladığımız projelerle ülkemizi temsil etmenin haklı gururunu yaşıyoruz.
Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı olarak, Allah’ın izniyle gelen günlerimizin geride bıraktığımız günlerden daha verimli daha parlak olacağına inancım tamdır.[/caption]
[caption id="attachment_3986" align="aligncenter" width="611"]

Türkiye’nin istikrarlı büyümesine, bölgede örnek olmasına ve Mazlum milletlerin ve toplulukların umudu olmasına set çekmek isteyen sömürgeci güçler tarih boyunca hep olmuştur. Son 5 yılda ise bu yıkıcı faaliyetler daha sık ve pervasızca cereyan ettiğine hep beraber şahitlik etmekteyiz. Aziz milletimiz, bugüne dek tüm bu badirelere göğüs gerdiği gibi, 15 Temmuz gecesi ve sonrası dünya tarihinde benzerine rastlanamayacak bir kahramanlık destanı yazmıştır. Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile vatana, bayrağa, demokrasimize, seçilmiş hükümetimize ve istiklalimize sahip çıkan bu kahraman millet, şimdi ekonomik bir kurtuluş savaşı vermektedir.
2016 yılı gerek ülke ekonomimiz, gerekse inşaat sektörü açısından potansiyeli oldukça yüksek bir yıl beklentisiyle başlamıştı. 2015 yılından çok sağlam veriler devralınmış ve umutla bakılan bir yıl olmuştu. Ta ki 15 Temmuz’a kadar... Gerçekleştirilen bu hain darbe girişiminin yalnızca siyasi istikrarımıza değil, aynı zamanda ekonomik büyüme ve kalkınma hedeflerimize de kastettiği görülmektedir.
Milletimizin vatan ve özgürlük sevdasına tanıklık ettiğimiz bu dönemi, başta Cumhurbaşkanımızın dik duruşu, hükümetimizin kararlılığı, kurumlarımızın almış olduğu önlemler ve iş dünyasının da desteğiyle çok kısa sürede bertaraf ettik. İnşaat sektörü tarafındaysa Emlak Konut, GYODER ve özel sektörün girişimleriyle gerçekleştirilen kampanyalar son derece etkili oldu. İhlas Yapı olarak, Bizim Evler markalı projelerimizde de gerçekleştirdiğimiz kampanyalarda gördük ki; milletimizin ülke dinamiklerine güveni tam. Bu kampanyalar dahilinde yılın ikinci yarısında yapılan satışlar ile bir toparlanma dönemini sektör olarak hep birlikte yaşadık.
Zor günler yaşadığımız bir yılı yine büyümemizi sürdürerek kapatıyoruz. İnanıyoruz ki; başka hiçbir ülke böylesine hain bir saldırının ardından bu kadar kısa sürede toparlanamaz ve ekonomik istikrarını sağlayamaz. Bu anlamda başta, Cumhurbaşkanımızın, aziz milletimizin, hükümetimizin, fedakarlık gösteren tüm iş adamlarımızın ve kurum ve kuruluşlarımızın inançlı ve kararlı tavırları takdire şayandır.
İhlas Yapı olarak bizler de bu güven doğrultusunda 2017 yılında yatırımlarımıza daha da ağırlık vererek sektördeki faaliyetlerimizi artıracağız. Yatırımcılarımıza bugün olduğu gibi yarın da güven inşa etmeye devam edeceğiz. Yılın son ayında başlattığımız Türkiye Bizim Türk Lirası Bizim kampanyamızın gördüğü büyük ilgi bizleri gelecek için daha da umutlandırmıştır. Yarınlar bizim ve büyük Türkiye hayaline inananların olacaktır.[/caption]
[caption id="attachment_3984" align="aligncenter" width="686"]

Ekonomimizin büyümesini tetikleyen lokomotif sektörlerin en başında inşaat ve konut sektörü yer alıyor. Nitekim ülkemizde 2016 yılı içerisinde yaşadığımız hain darbe girişimine rağmen, inşaat sektöründe başlatılan kampanyaların da desteğiyle ekonomimiz oldukça kuvvetli kalmayı başardı.
2016 yılı içerisinde gerçekleşen darbe girişimi sonrası hayatın kısa zamanda olağan akışına dönmesi, ekonomi yönetiminde alınan önlemler ve en önemlisi milletimizin birliğiyle Türkiye piyasalarında kısa zamanda normalleşme yaşandı. Ülke olarak maruz kaldığımız bu saldırıdan dolayı büyük üzüntü duyduk ancak ülkenin birlik ve beraberliğinden hiçbir endişemiz olmadı. Biz Türk ekonomisinden hiçbir zaman tereddüt etmedik.
Ülke olarak hem yabancı, hem de yerli sermayenin yatırımlarda frene bastığı, belirsizliklerin yüksek olduğu bir dönemden geçtik.
Ülkenin rekabet gücünü ve büyüme potansiyelini iyileştirmek, ekonomideki ivme kaybını telafi etmek üzere gayrimenkul sektöründe atılacak tüm adımları ülkemizin geleceğine yatırım olarak gördük. Bu sebeple Emlak Konut’un, ekonomik büyümeye destek olmak ve gayrimenkul sektörüne hız kazandırmak amacıyla başlattığı kampanyada biz de Bulvar İstanbul projemizle yer aldık. Konut sektöründe satışların az olduğu Ağustos ayında, başlatılan bu kampanya sayesinde satış rekorları kırıldı. Yılı tamamlarken devletin de desteğiyle birçok özel sektör gerçekleştirmeyi planladığı yılsonu hedeflerine ulaşmış oldu. Olası tüm darbeleri; devletimizin aldığı her türlü önlem, iş dünyasının desteği ve milletimizin birliğiyle bertaraf ettik.
Büyük bir azim ve inançla geçirdiğimiz bu zor sürecin ardından, 2017 yılının ilk yarısının ülke ekonomimizin toparlanma ve kaybettiği ivme kaybını telafi etme dönemi olacağı kanaatindeyim. Bu doğrultuda yapılacak tüm çalışmalarda, kampanyalarda her zaman olduğu gibi, Maksem Grup olarak yer alacağız. En zor koşullara, en hain saldırılara rağmen yıkılmayan ve daha da güçlenerek hedefleri doğrultusunda ilerleyen ülkemiz, 2017’nin ikinci yarısında geçmiş yıldan kalan kötü izleri tamamen silmiş olacaktır.
Biz, yurt içi ve yurt dışı müteahhitlik hizmetleri alanında, çağın ileri gereksinimlerini planlayarak beklentileri karşılayacak uluslararası kalite standartlarında çalışmalarımızı gelecek sene de sürdürmeye devam edeceğiz. 2016 yılında Türkiye’nin Finans Merkez’i Ataşehir’de konumlandırdığımız A+Live projemizi hayata geçirdik. Gelecek yılda ise İstanbul’un her geçen gün değer kazanan bölgesi Atakent’te yeni bir proje başlatacağız. Maksem Grup olarak inşaat ve gayrimenkul sektörünün yanı sıra turizm alanında da 2017 yılında yatırımlarımız devam edecek.[/caption]
[caption id="attachment_1877" align="aligncenter" width="580"]

2016 yılının gerek ülke ekonomimiz, gerekse inşaat sektörü açısından ciddi anlamda verimli ve önemli bir yıl olacağı kanaatindeydik. Ülkemizin dinamikleri ve tüm verileri de bu doğrultuda bir tablo çiziyordu.
Ancak; tarihte eşine rastlanamayacak hain bir darbe girişimiyle Türkiye’nin istikrarına set çekilmek, milletin iradesine de zincir vurulmak istendi. Bu alçak girişim dünya sahnesinde benzeri görülmemiş bir kahramanlıkla ve milletimizin birliğiyle bertaraf edildi.
Darbe girişimine karşı güçlü bir duruş sergileyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, cesur hamleleri ve kararlılığıyla bir kez daha milletimizin de desteğini arkasına aldı. Yaşadığımız bu darbe girişimin ardından içimizdeki hainlerden hızla arınmaya başladık. Bu anlamda Sayın Cumhurbaşkanımız “Yeni Türkiye”nin doğuşunun da mimarı olmuştur.
Her daim belirttiğimiz gibi ülkemizin istikrarına ve potansiyeline güvenimiz tam. Bu zor günlerde ülkemizin dirayeti bize bu güveni bir kez daha haklı çıkardı. Milletçe el ele vererek bu günlerin ağırlığını üzerimizden hızla atıyoruz. Kaldı ki; tüm sektörlerimizdeki faaliyetlerin aktifliği de bize bunu ispatlıyor. İnşaat sektörü açısından da bakacak olursak; başta devletimiz olmak üzere, Emlak Konut GYO ve GYODER’in girişimleriyle gerçekleştirilen kampanyalar son derece güçlü etkiler sağladı. Konut sektörü için satışların oldukça az olduğu Ağustos ayında satış rekorları kırıldı. Aynı etki, takip eden eylül, ekim, kasım aylarında da devam etti. Yılı tamamlarken devletimizin bir çok desteği ve girişimiyle de özel sektörün hedeflerini gerçekleştirmesi sağlandı. Artaş İnşaat olarak biz de yıl sonu itibariyle hedeflediğimiz seviyelere ulaşmış olacağız. Dün olduğu gibi bugün de Türkiye’ye güvenimiz tam. Bilhassa bugünlerde özel sektör temsilcilerinin daha da çok çalışması ve ülkemize yatırım yapması gerekiyor. Bu anlamda bizlerde üzerimize düşen görevi yerine getirerek, faaliyet gösterdiğimiz tüm sektörlerdeki yatırımlarımıza aralıksız devam ediyoruz.
Bu yıl içinde Avrupa Konutları Başakşehir, Avrupa Konutları Atakent 4 ve Avrupa Office Ataşehir projelerimize başladık. Her üç projemizde de çalışmalarımız hızla sürüyor. 2016 yılı içinde Avrupa Konutları Kale projemizi belirttiğimiz tarihten önce tamamlayarak teslim ettik. Avrupa Residence & Office Ataköy projemizin inşa çalışmalarında sona geldik ve teslime hazırlanıyoruz. Vadistanbul projesinin Bulvar etabının ofislerini tamamladık ve teslimlerine başladık. Projenin AVM, otel ve alışveriş caddesini de önümüzdeki 3 ay içinde tamamlayacağız. Vadistanbul’un Park etabının da inşaatı ve satışları devam ediyor. Yine ortak girişimlerle gerçekleştirdiğimiz Tema İstanbul projemiz de ise konut etabında satışlara devam ederken, diğer etaplardaki çalışmalarımız da hızla sürüyor. Tüm projelerimizde gerçekleşen satış rakamları da beklentilerimiz doğrultusunda ilerliyor.
2017 yılının ilk altı ayı ülke ekonomimizin istikrarlı çizgisini yakalayacağı ve devamında çok daha hareketli bir yıl olacaktır. İnanıyoruz ki; 2017 yılı Türkiye’nin içindeki hainlerden arınarak, hedefleri doğrultusunda güçlü adımlarla ilerleyeceği bir dönemin başlangıcı olacaktır. 2023 hedeflerimize yaklaşırken, inşaat sektörünün temsilcileri olarak bizlere de büyük görev düşüyor. Bizler bu bilinçle yatırımlarımıza daha da ağırlık vererek çalışmalarımıza devam edeceğiz.[/caption]
[caption id="attachment_3975" align="aligncenter" width="878"]

2016 yılında büyüme hedeflerimize emin adımlarla ilerlerken, düşmanlarımızın ne kadar fazla, vatan ve bayrak sevgimizin ne kadar yüce olduğunu gördük.
Bizler; “Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır” diyen aziz, şerefli bir milletiz. 2016 yılında ülkemizin istikrarlı büyümesini hazmedemeyen şer güçler, hain kalkışma ile egemenliğimize, birlik ve beraberliğimize, ekonomimize darbe vurmaya çalışmış, hainler milletimizin vatan ve bayrak sevdasını aşamamış ve mağlup olmuşlardır. Kenetlenerek güçlü bir milli irade ile 2016 yılını geride bırakırken, her şeye rağmen ülkemizin tüm dinamikleriyle 2017’yi güçlü bir şekilde karşıladığımızı söyleyebiliriz. İnşaat sektörü olarak her türlü engellemelere rağmen düzenlenen kampanyalarla ve vatandaşımızın güveniyle gayrimenkulde bir önceki yılın rakamları yakalanmıştır.
Uluslararası piyasalarda güvenli liman olarak nitelendirilen Türkiye bu unvanını koruma adına 2017 yılında toparlanma sürecini hızlandıracak, ikinci çeyrek itibarıyla da sektörel büyümesine devam edecektir. Bu bağlamda Türkiye’nin önünü hem ekonomik, hem de stratejik atılımlar anlamında açık görüyoruz.
Çevre ve Şehircilik Bakanımız Türkiye’de 7 milyon konutun dönüşeceğini ifade etti. Hayata geçirilen konut projeleri bu talebi karşılamaya hala yetmiyor. O nedenle Türkiye’de inşaat sektörünün hızlı bir tempoyla çalışmalarına devam etmesi gerekiyor. Ekonomideki büyümenin sürekliliği için her sektör çalışmalarına aralıksız devam etmelidir. Bizde inşaat sektöründe yeni yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Başakşehir’de hayata geçirdiğimiz Vadişehir projemiz tüm hızıyla sürerken yeni etap çalışmalarımızın yanı sıra Avrupa Yakasında farklı projelere imza atmaya hazırlanıyoruz.
Irmak Group olarak sektördeki faaliyetlerimizi her geçen yıl artırarak, ülke ekonomimize katma değer sağlamayı sürdüreceğiz. Bizim öncelikli amacımız ülke ekonomisinin başarılı bir çizgi yakalayarak istikrarını sürdürmesi yönündedir. Türkiye’nin potansiyeline ve gücüne inanıyoruz. Aktif şekilde faaliyet gösteren firmamız; inşaat, finans ve gıda alanındaki yatırımlarına 2017 yılında da ara vermeden devam edecek.[/caption]