Yükselen faizler, azalan kredi imkanları ve inşaat maliyetlerine bağlı olarak artan konut fiyatlarından dolayı, alıcının konut pazarından neredeyse koptuğu bir dönemdeyiz. Yatırımcısı, alıcısı, üreticisi hep beraber piyasanın dengelenmesini bekliyoruz. Bu arada hükümetimiz sektöre destek olacak kimi düzenlemeler için de adım atmakta. Örneğin daha önce yürürlüğe giren bina tamamlama sigortasının kapsamının genişletilmesi gibi. Hatırlayacağınız üzere; Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından hazırlanan Bina Tamamlama Sigortası 2015 yılında sigorta mevzuatında yerini almıştı. Özel bir sigorta şirketinin devreye girmesiyle de 2018 yılında hayata geçmişti. Amaç ön ödemeli konut satış sözleşmelerinde, konutun tamamlanamama riskini bertaraf etmek, müteahhidin kaçması gibi endişeleri sona erdirmekti.
6 Şubat Depremlerinden sonra bu sigortanın kapsamının genişletilmesi gerekliliği ortaya çıktı ve nitekim kentsel dönüşüm projeleriyle diğer tüm inşaat projeleri, bina tamamlama sigortası kapsamına alındı. Böylelikle, tüketicilerin yanı sıra arsa sahipleri de müteahhitlerinden bu sigortayı talep edebilecek duruma geldi.
Bina Tamamlama Sigortasının faydaları
Yani satıcı/müteahhidin; iflası, ölümü ve teslim tarihini müteakip 12 ay içinde konutu teslim edememesinin teminat altına alındığı, teslim tarihini müteakip 12 ay içinde konutun teslim edilememesi halinde, mevzuata veya ruhsatlı projeye aykırı işlemler de teminat kapsamına dahil edilerek arsa sahipleri/tüketicilere sağlanan koruma güçlendirilmiş oldu. Ayrıca konutun sigorta şirketince tamamlanacak olması durumda, sigorta şirketince gecikme süresince hak sahiplerine kira ödemesi yapılmasına ilişkin düzenlemeyle olası mağduriyetlerinin önüne geçildi.
Sigortanın anlamı ve değeri aslında bu cümlelerde kendisini zaten gösteriyor. Ben ise konunun farklı bir yanına işaret etmek isterim.
Yazımızın girişinde ifade ettiğimiz üzere, alıcının ne kadar ihtiyacı olursa olsun ev almakta zorlandığı, imtina ettiği bir dönemdeyiz. Bitmiş konutların yanına yaklaşmakta zorlanan tüketicilerin umudu da azalıyor.
Tamamlanmamış inşaata güven tüketiciye ufuk açıyor..
İşte bu noktada bina tamamlama sigortası, henüz tamamlanmamış inşaatlara güvence olarak, tüketicilere ufuk açıyor. Bir konutun yapım aşamasındaki fiyatı ile tamamlanma fiyatı elbette aynı değil. İşe daha başında yasal koşulları tamamlayarak başlayan inşaat şirketlerinin projeleri halihazırda zaten kredi almaya da müsait. Dolayısıyla örneğin 9 ay sonra tamamlanacak bir konut projesinden bugünden ev almak, 9 ay sonraki maliyetle/fiyatla aynı olmayacağına göre, bina tamamlama sigortasının da konforu ile alıcılar, yasal olarak ön ödemeli olarak tarif edilen, halk dilinde topraktan ev alımına yönelebilecekler. Bir başka ifadeyle, yüksek faiz ateşinin getirdiği endişeyi de bina tamamlama sigortası hafifletebilecek.
Sigorta müteahhidi de güvence altına alıyor
Biliyorsunuz, sigortayı müteahhit yaptırıyor, kat malikleri münferit olarak yaptıramıyor ve bu sigorta aslında sadece kat sahiplerini değil, müteahhitleri de güvence altına alıyor.
Toplu konut inşaatı ve kentsel dönüşüm projelerinde protokolde yazan şartlara uyulmadığı takdirde sigorta şirketi, başka bir inşaat firması ile sözleşme yaparak inşaatın tamamlanmasını sağlayabilir. Bina Tamamlama Sigortası (BTS), tüketici ve yatırımcının aleyhine olan durumları inceleyerek projenin devamlılığını garantiler.
Bina tamamlama sigortası, inşaat alanının denetlenmesini sağlar. Ayrıca uyumunu finansal, idari ve teknik açıdan yapılacak olan yapının projeye uyumunu değerlendirerek risk denetimine katkı sağlar. Böylece inşaat firması banka kredilerini tüketmeden ve teminat mektubu almadan teminatlara ulaşabilme imkânı bulur.
Yazımızın sonunda veda etmeden önce, mübarek Kurban Bayramınızı kutlar, bayram tadında günler geçirmenizi dilerim.