Bugünlerde konut piyasasındaki en önemli soruların başında, konutların erişilebilir olmasını sağlayacak politikaların uygulanması kadar, kredi oranlarının gevşeyip gevşemeyeceği konusu da ağırlıklı yer tutuyor. Her gün satış ofisimize gelen ve kredi kullanmak isteyen müşterilerimiz ve müşteri adaylarımız, güncel gelişmeleri yorumlayıp acaba biraz daha bekleseler oranlar gevşer mi sorusuna cevap arıyor. Biz de bugünkü yazımızda bu konuya dair ipuçlarını masaya yatırmaya çalışacağız…
Kredi notunun artışı ne anlatıyor?
Önce güzel haberle başlayalım.
Standard & Poor's (S&P), Türkiye'nin kredi notunu "B+"dan "BB-"ye yükseltirken, kredi notu görünümünü "durağan" olarak belirledi. Kurumdan yapılan açıklamada, "Bu tek bir yıl için oldukça yüksek bir not artışı" denildi. S&P bu hareketi ile Türkiye’nin ekonomide yatırım için artan riskinin düşmekte olduğunu, ekonomi politikalarının ateşi düşürmede doğru yolda olduğunu ifade etmeye çalışıyor ve yatırımcılara Türkiye’nin yatırım yapılabilir seviyeye geldiğini haber veriyor. Doğal olarak bunu yorumlarken, yüksek riskin ifadesi olan yüksek kredi oranlarının da gevşemesi makroekonomik teoriler açısından beklenebilir. Ama hemen beklemeyin derim. Çünkü cevabı yine S&P analistleri veriyor:
İlk indirim 2025 ilk çeyreğinde
Türkiye’de 2025 yıl sonu enflasyonunu hala yüzde 22-23 civarında öngördüğümüz göz önüne alındığında, muhtemelen faizde düşüşün 2025'in ilk çeyreğinin sonuna doğru olacağını düşünüyoruz. Merkez Bankası oldukça muhafazakar bir faiz indirimiyle ilerleyecektir. Politika faizi, hala ileriye dönük enflasyon beklentilerinin oldukça üzerinde olacak."
Özetle, faiz indirimi seneye başlayacak ama büyük bir indirim beklemeyin diyor. Peki konut satışlarındaki artış, faiz indirim beklentisinden mi kaynaklanıyor? Sonuçta satışlarda sevindiren bir artış görülüyor. Buna da bir bakalım dilerseniz…
Türkiye 2 yıldır yüksek faiz ortamından geçiyor. Önümüzdeki bir sene daha bu yüksek faiz ortamının devam edeceği öngörülüyor, her ne kadar indirimler başlayacak olsa da piyasaları rahatlatacak gerçek faiz indirimleri için hala zaman var.
İş dünyası, iş insanları da zaten kısa vadede de olmasa da bir faiz indirim beklentisi taşıyor. Özellikle inşaat sektöründe bir projenin başlaması ve operasyonunun projesine göre 3 yıl ile 5 yılı bulduğunu düşünecek olursak, bir yıl sonraki faiz indirimi için bugünden hazırlık yapmalarını doğal karşılamak lazım. Dolayısıyla inşaatta bir canlanma başlaması güzel haber. Ancak konut satışlarındaki canlanmanın asıl nedeninin, sizlere aylar önce yazdığımız konudan kaynaklandığını görüyoruz.
BES’te tutulan birikimlerin, hesap sahibinin hakkı zayi olmadan, konut sektöründe kullanılabilmesinin konut alıcılarının elini rahatlatacağını yazmıştık. Tanınan yasal hak sayesinde BES’teki birikimlerinin bir kısmını nakde çeviren tasarruf sahiplerinin, bunu konut yatırımına yönlendirdiğini hem bankacılık çevreleri doğruluyor, hem de sektörde biz de gözlemliyoruz.
Biliyorsunuz, konut satışlarındaki artışın nedeninin, 1 Temmuz'da kısmi ödemesi başlanan BES'ten para çeken vatandaşların yüzde 92'sinin yatırım olarak konutu tercih etmesi, KKM ve banka mevduatlarından çıkanların konut sektörüne yönelmesi olduğunu düşünüyoruz.
İyimser olmak istiyoruz, bu nedenle her olumlu haber biraz içimizi rahatlatıyor. Konut sektörünün 2025 yılına iyi bir giriş yapmasını, satışların biraz daha canlanmasını öngörüyoruz. Ancak konut piyasasında asıl beklentimizin 2025 yılı son çeyreğine doğru olduğunu da ifade etmek istiyorum…
Sevgi ve saygılarımızla